Payload Logo
3 Mart 2025, 18:02
1
(Güncellendi: 28 Nisan 2025, 20:38)

Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Oktay Saral "Bu Görevi Hak Etmeden Aldım, Allah’ın ve Erdoğan’ın Lütfuyla Geldim"

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın başdanışmanlarından Oktay Saral, görevine ilişkin yaptığı açıklamada dikkat çeken bir ifade kullandı. Saral, "Ben bu görevi hak ederek almadım. Bu pozisyona Allah’ın lütfu ve Tayyip Erdoğan’ın takdiriyle geldim," diyerek göreve geleneksel bir yaklaşımla hitap etti. Açıklaması, kamuoyunda geniş yankı uyandırdı.
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Oktay Saral "Bu Görevi Hak Etmeden Aldım, Allah’ın ve Erdoğan’ın Lütfuyla Geldim"

Oktay Saral Kimdir?

Oktay Saral, uzun yıllardır Cumhurbağırlığı makamında önemli görevler üstlenen tecrübeli bir isim olarak biliniyor. Siyasetin yanı sıra bürokratik deneyime de sahip olan Saral, özellikle son yıllarda Cumhurbaşkanlığı'nın stratejik karar süreçlerinde önemli roller üstlendi. Eğitimci kimliği ve halkla ilişkiler konusundaki deneyimiyle tanınan Saral, Erdoğan ile yakın çalışma disiplini içinde olduğu biliniyor.

Saral, görevde bulunurken sıklıkla alçakgönüllü bir dil kullanıyor. Kendisini "bir hizmetkâr" olarak tanımlayan Saral, bu kez de görevine nasıl geldiğine dair dikkat çekici bir açıklama yaptı.


"Hak Ederek Değil, Lütuf ve Takdirle Geldim"

Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Oktay Saral, bir toplantıda yaptığı konuşmada görevine ilişkin düşüncelerini paylaştı. Saral, "Ben bu görevi hak ederek almadım. Allah’ın lütfu ve Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın takdiriyle bu pozisyona geldim," diyerek göreve geleneksel bir yaklaşımla vurgu yaptı.

Açıklamasında ayrıca, "Bir insan ne kadar çalışırsa çalışsın, her şey Allah’ın izniyle olur. Ben de bu görevdeyken elimden gelenin en iyisini yaparak ülkem ve milletim için faydalı olmak istiyorum," dedi. Saral’ın bu sözleri, dinî ve manevî değerlere dayalı bir liderlik anlayışını yansıtıyor.

29 Nisan 2025, 21:03
3
(Güncellendi: 29 Nisan 2025, 21:03)

Osman Hamdi'nin Kayıp Tablosu Rekor Fiyata Satıldı!

Türk resminin öncülerinden Osman Hamdi Bey'in uzun yıllardır kayıp olduğu düşünülen "Kahve Hazırlamak" adlı başyapıtı, İngiltere'nin başkenti Londra'da düzenlenen bir müzayedede rekor bir fiyata alıcı buldu. Sotheby's Müzayede Evi'nde gerçekleştirilen açık artırmada, 1881 tarihli tablo 52 milyon TL (1 milyon 16 bin pound) karşılığında ismini açıklamayan bir koleksiyonere satıldı.
 Osman Hamdi'nin Kayıp Tablosu Rekor Fiyata Satıldı!

Sanat dünyasında uzun süredir nerede olduğu merak konusu olan "Kahve Hazırlamak" tablosunun bu beklenmedik keşfi büyük yankı uyandırdı. Eserin, Osmanlı döneminde 19. yüzyılda fotoğrafçılık yapan Sébah & Joaillier tarafından aynı yıl çekilen siyah beyaz bir fotoğrafı sayesinde varlığı biliniyordu. Hatta tablonun cam negatifinin İstanbul Alman Arkeoloji Enstitüsü Arşivi'nde bulunduğu da belirtiliyor. Ancak tablonun kendisi, yakın zamana kadar gizemini koruyordu.

HAREMİN HUZURLU ATMOSFERİ

Osman Hamdi Bey'in ustalık eserlerinden biri olarak kabul edilen "Kahve Hazırlamak", Topkapı Sarayı'nın harem bölümünü tasvir ediyor. Tabloda, geleneksel kıyafetler içinde kahve hazırlığı yapan iki genç kadın zarif bir şekilde betimleniyor. Ressamın detaycı fırça işçiliği ve ışık kullanımı, harem atmosferinin dinginliğini ve zarafetini izleyiciye etkileyici bir biçimde yansıtıyor.

Media content

UZMANLAR "BEKLENMEDİK BİR KEŞİF" DEDİ

Sotheby's Avrupa Resimleri Kıdemli Uluslararası Uzmanı Claude Piening, eserin beklenmedik bir şekilde yeniden ortaya çıkışını "çok heyecan verici" olarak nitelendirdi. Piening, tablonun daha önce Gürcistan ve Azerbaycan'da bulunan koleksiyonlarda yer aldığını ve İstanbul'dan Viyana üzerinden Britanya'ya ulaştığının tahmin edildiğini belirtti. Ayrıca tablonun küçük ölçekli olması, Latin harfleriyle imzalanmış ve tarih atılmış olmasının, eserin bir Türk koleksiyonundan ziyade Avrupa'daki bir alıcı için yapılmış olabileceği yorumunu da beraberinde getirdi.

Bu satış, Osman Hamdi Bey'in eserlerine olan uluslararası ilginin ve değerinin bir kez daha kanıtı oldu. Kayıp sanılan bu nadide eserin rekor fiyata alıcı bulması, Türk sanat tarihi açısından da önemli bir gelişme olarak değerlendiriliyor.

İlginizi Çekebilecek Haberlerimiz

Aşağıya kaydırmaya devam edin...