Bugünün Haberi
28 Mart 2025, 05:05
13

Hürrem Sultan Hakkında Şaşırtıcı Gerçekler Nelerdir?

Hürrem Sultan'ın, Osmanlı tarihine damga vuran bu güçlü kadının kökenleri hakkında pek çok şey biliniyor olsa da, Hürrem Sultan hakkında az bilinen gerçekler hala merak konusudur. Muhtemelen 1500'lü yılların başında, günümüzde Ukrayna sınırları içinde yer alan Rohatyn kasabasında doğduğu düşünülüyor. Doğum adı konusunda farklı rivayetler bulunmakla birlikte, Aleksandra veya Anastasia Lisowska olduğu en çok kabul görenlerdendir. Ailesi hakkında kesin bilgiler olmamakla birlikte, Ortodoks bir papazın kızı olduğu yönünde yaygın bir inanış mevcuttur.
Hürrem Sultan Hakkında Şaşırtıcı Gerçekler Nelerdir?

Hürrem Sultan'ın saraya girişi ise oldukça trajik bir olayla gerçekleşmiştir. Kırım Tatarları tarafından kaçırılıp köle olarak satılması, onun Osmanlı İmparatorluğu'na uzanan yolculuğunun başlangıcı olmuştur. Genç yaşta güzelliği ve zekasıyla dikkat çeken Hürrem, kısa sürede saraya alınmış ve burada özel bir eğitimden geçirilmiştir. Saraydaki ilk yılları, yeni bir dil öğrenmek, İslam dinini benimsemek ve Osmanlı adetlerine uyum sağlamakla geçmiştir. Hürrem Sultan bilinmeyenleri arasında, saraydaki rekabet ortamında hayatta kalmak için gösterdiği olağanüstü çaba da sayılabilir. Zekası, hırsı ve öğrenme yeteneği sayesinde kısa sürede diğer cariyeler arasından sıyrılmayı başarmıştır. Bu dönemde Kanuni Sultan Süleyman'ın dikkatini çekmesi, hayatının dönüm noktası olmuştur ve bu karşılaşma, Osmanlı tarihini derinden etkileyecek bir ilişkinin başlangıcı olmuştur.

Siyasi Zekası ve Devlet İşlerindeki Rolü

Hürrem Sultan hakkında az bilinen gerçekler denildiğinde, akla ilk gelmesi gerekenlerden biri, onun olağanüstü siyasi zekası ve devlet işlerindeki aktif rolüdür. Kanuni Sultan Süleyman üzerindeki büyük etkisi, onu sadece bir eş olmanın ötesine taşımış, devlet yönetiminde söz sahibi bir figür haline getirmiştir. Hürrem'in etkisi, sadece saray koridorlarında değil, dış politikada da kendini göstermiştir.

Yabancı devletlerle yapılan yazışmalarda aktif rol oynamış, diplomatik yetenekleriyle Osmanlı İmparatorluğu'nun çıkarlarını korumuştur. Örneğin, Polonya Kralı ile kurduğu doğrudan iletişim, iki ülke arasındaki ilişkilerin geliştirilmesinde önemli rol oynamıştır. Hürrem Sultan bilinmeyenleri arasında, bu tür diplomatik girişimlerin perde arkasındaki detayları da yer alır. Şehzadelerin taht kavgası döneminde ise, oğullarının geleceği için stratejik hamleler yapmıştır. Özellikle Şehzade Mustafa'nın bertaraf edilmesindeki rolü, tartışmalı olsa da, onun siyasi gücünün bir göstergesi olarak kabul edilir. Vezirler ve diğer devlet adamlarıyla kurduğu karmaşık ilişkiler ağı sayesinde, saraydaki güç dengelerini önemli ölçüde etkilemiştir. Hürrem Sultan'ın bu ilişkileri, hem kendi ailesinin geleceğini güvence altına almaya yönelikti, hem de Osmanlı İmparatorluğu'nun istikrarını koruma amacını taşıyordu.



Hayırseverliği ve Mirası

Hürrem Sultan hakkında az bilinen gerçekler arasında, onun hayırsever yönü ve bıraktığı kalıcı eserler önemli bir yer tutar. Hürrem Sultan, sadece siyasi zekasıyla değil, aynı zamanda hayır işlerine olan düşkünlüğüyle de tanınır. İstanbul'da ve diğer şehirlerde yaptırdığı camiler, medreseler, hamamlar ve aşevleri, onun hayırseverliğinin somut örnekleridir. Özellikle İstanbul'daki Haseki Külliyesi, onun en büyük eserlerinden biridir ve içerisinde cami, medrese, darüşşifa ve imaret gibi yapılar bulunmaktadır.

Hürrem Sultan, vakıflar aracılığıyla yaptığı yardımlarla da ihtiyaç sahiplerine destek olmuştur. Bu vakıflar, yoksullara yemek dağıtmak, öğrencilere burs vermek ve hastalara ücretsiz tedavi imkanı sunmak gibi çeşitli alanlarda faaliyet göstermiştir. Kadınların eğitimi ve sosyal hayattaki rolüne verdiği önem de Hürrem Sultan'ın hayırseverliğinin bir parçasıdır. Kız çocuklarının eğitimi için okullar açılmasına öncülük etmiş ve kadınların toplumdaki statüsünü yükseltmek için çeşitli çalışmalar yapmıştır. Hürrem Sultan'ın Osmanlı İmparatorluğu üzerindeki kültürel ve sosyal mirası, ölümünden sonra da devam etmiştir. Onun adını taşıyan eserler ve vakıflar, yüzyıllar boyunca hizmet vermeye devam etmiş ve onun unutulmaz bir figür olarak tarihe geçmesini sağlamıştır. Ayrıca hakkında yazılan kitaplar, çekilen diziler ve filmler, Hürrem Sultan'ın popüler kültürdeki temsilini canlı tutmaktadır.

17 Haziran 2025, 18:49
12

Yer Altında Şok Keşif Kayalar Sıvı Gibi Akıyor!

Bilim insanları, gezegenimizin iç yapısına dair ezber bozan bir keşfe imza attı. ETH Zürih Üniversitesi'nden bir ekip, Dünya'nın yüzeyinin 2 bin 700 kilometre altında, mantonun derinliklerinde katı haldeki kayaların çok yavaş ama sürekli bir şekilde aktığını ortaya koydu. Bu şaşırtıcı "kaya akıntısı", gezegenimizin birçok jeolojik sürecinin ardındaki görünmeyen gücü oluşturabileceği düşünülüyor.
Yer Altında Şok Keşif Kayalar Sıvı Gibi Akıyor!

Bu keşif, bilim insanlarının uzun süredir şüphelendiği ancak ilk kez doğrudan gözlemle doğrulanan bir durumu gözler önüne serdi: Derinlerdeki kaya, tıpkı kaynayan bir su tenceresindeki gibi konveksiyon akımlarıyla hareket ediyor. Araştırmanın başyazarı Profesör Motohiko Murakami, "Keşfimiz, Dünya’nın yalnızca yüzeyde değil, iç kısmında da hareket halinde olduğunu gösteriyor" dedi. Bu durum, erimiş magma gibi tamamen sıvı ya da yüzeyde gördüğümüz kırılgan kaya gibi tamamen katı olmayan, kendine özgü bir kaya akışı türünü ifade ediyor.

Jeolojik Süreçlerin Görünmeyen Motoru

Bu teorinin doğrulanmasıyla bilim insanları, artık Dünya’nın derinliklerinde gizli kalan kaya akıntılarını haritalandırmaya başlayabilecek. Bu akıntıların bir gün volkanik patlamaları, depremleri, tektonik levha hareketlerini ve hatta Dünya’nın manyetik alanını tetikleyen "görünmeyen motoru" açıklayabileceği düşünülüyor. Murakami, bu keşfi "bulmacanın eksik kalan parçasını bulduk" olarak yorumladı.

Media content

Mantonun "D Katmanı"nda Alışılmadık Bir Dinamik

Dünya, kabuk, manto ve çekirdek olmak üzere üç ana katmana ayrılıyor. Bu çarpıcı keşif, mantonun "D katmanı" olarak bilinen ve alışılmadık özellikler gösteren bölgesinde yapılan araştırmalarla ortaya çıktı. Depremlerden yayılan sismik dalgalar bu katmana ulaştığında, aniden hızlanıyor; bu da dalgaların farklı bir maddeye girdiğini düşündürüyor.

Yani, D katmanı aslında yüzeyin 2 bin 700 kilometre altında yer alan dev bir yer altı kaya akıntısı. Bu akıntı çok yavaş—yılda yalnızca birkaç santimetre hızla—hareket etse de, milyarlarca yıllık zaman diliminde devasa bir yer değiştirme yaratıyor. Uzmanlar, mantonun her ne kadar katı bir yapıya sahip olsa da, uzun zaman ölçeklerinde sıvı gibi akabildiğini belirtiyor. Yılda sadece birkaç santimetrelik bir hareketin bile dört milyar yıllık bir süreçte devasa bir yer değiştirme anlamına gelmesi, Dünya'nın derinliklerindeki gizli dinamikleri anlamada önemli bir kilometre taşı olarak görülüyor.

İlginizi Çekebilecek Haberlerimiz

Aşağıya kaydırmaya devam edin...