Payload Logo
14 Mayıs 2025, 00:03
6
(Güncellendi: 14 Mayıs 2025, 00:03)

Obeziteyle Mücadelede Yeni Umut Tatlı Tatlarının Haritası Çıkarıldı

Tatlı krizlerinin kaynağı çözüldü! Bilim insanları, tatlı tatlarını algılayan reseptörün yapısını ortaya koyarak obeziteye karşı yeni stratejiler geliştirmeyi hedefliyor.
Obeziteyle Mücadelede Yeni Umut Tatlı Tatlarının Haritası Çıkarıldı

Columbia Üniversitesi ve Howard Hughes Tıp Enstitüsü'nden bilim insanları, tatlı tatları algılayan reseptörün üç boyutlu yapısını haritalandırarak şeker tüketimi ve obeziteye karşı yeni çözümler geliştirilmesinin önünü açtı.

Tatlı Tadının Sırrı Çözüldü: Şeker Tüketimi Nasıl Kontrol Edilecek?

Bilim insanları, tatlı tatları algılayan reseptörün yapısını ilk kez üç boyutlu olarak haritalandırdı. Bu reseptör, tatlı kimyasalları algılayarak şekerli gıdalara yönelme eğilimimizi belirliyor. Araştırmacılar, şekerin obezite üzerindeki etkisini azaltmak için yeni alternatiflerin geliştirilebileceğini belirtti.

Araştırmadan Çarpıcı Detaylar: Tatlı Tadının Anatomisi

  • Kullanılan Yöntem: Çalışmada kriyo-elektron mikroskopi tekniği kullanıldı.
  • İlginç Bulgular: Reseptör yapısının sinekkapan bitkisine benzer bir bileşen içerdiği tespit edildi. Bu yapı, bazı insanların tatlı tatlara karşı daha hassas olmasının nedenini açıklayabilir.
  • Araştırmacı Yorumu: Dr. Juen Zhang, "Mevcut yapay tatlandırıcılar, şeker tüketme arzusunu yeterince baskılamıyor. Ancak yeni keşfedilen reseptör yapısı, daha etkili alternatiflerin geliştirilmesine kapı aralayabilir" dedi.

Bilimsel Gelişmenin Obeziteye Katkısı

Araştırmacılar, şeker tüketimini kontrol altına almak için yeni nesil tatlandırıcılar üzerinde çalışıyor. Columbia Üniversitesi’nden yapılan açıklamada, “Tatlı reseptörünün yapısının anlaşılması, obeziteye yönelik mücadelenin seyrini değiştirebilir” ifadeleri kullanıldı.

14 Mayıs 2025, 00:38
5
(Güncellendi: 14 Mayıs 2025, 00:38)

Önemli değil demeyin Sırt ağrısının 10 tehlikeli nedeni

Sırtınızda hissettiğiniz ağrı basit bir yorgunluk mu yoksa ciddi bir hastalık belirtisi mi? 10 kritik nedeni haberimizde keşfedin…
Önemli değil demeyin Sırt ağrısının 10 tehlikeli nedeni

Sırt ağrısı, günümüzde neredeyse herkesin yaşadığı yaygın bir sağlık sorunu. Masa başı çalışanlardan ağır yük taşıyanlara kadar herkesin karşılaştığı bu durum, basit bir kas gerilmesinden çok daha fazlasını işaret edebilir. Peki, sırt ağrısı hangi hastalıkların belirtisi olabilir? İşte dikkat edilmesi gereken 10 tehlikeli neden…

Kas Gerilmesi ve Postür Bozukluğu

Gün boyu masa başında çalışmak, yanlış oturma pozisyonları ve ağır yük kaldırmak, sırt kaslarında gerilmeye neden olabilir. Bu tür mekanik kaynaklı ağrılar genellikle kısa süreli olur, ancak kronikleşmemesi için ergonomik düzenlemeler yapmak önemlidir.

Omurga Eğriliği (Skolyoz ve Kifoz)

Omurgadaki yapısal bozukluklar, özellikle genç yaşlarda ortaya çıkabilen ve tedavi edilmediğinde kalıcı ağrılara yol açabilen ciddi sağlık sorunlarındandır. Skolyoz ve kifoz, sırt bölgesindeki ağrıların en önemli nedenlerinden biridir.

Fıtıklar ve Disk Kaymaları

Bel ve boyun fıtıkları, omurgadaki disklerin kaymasıyla ortaya çıkar ve sinirleri baskılayarak sırta yayılan şiddetli ağrılara neden olabilir. Bu tür durumlarda erken teşhis hayati öneme sahiptir.

Osteoporoz (Kemik Erimesi)

Özellikle 50 yaş üstü kadınlarda daha sık görülen osteoporoz, kemik yoğunluğunun azalması sonucu omurlarda mikro kırıklara ve kronik sırt ağrılarına yol açabilir.

İç Organ Kaynaklı Ağrılar

Kalp krizi, akciğer enfeksiyonları ve mide hastalıkları gibi iç organ sorunları, sırta yansıyan ağrılarla kendini gösterebilir. Bu belirtiler hafife alınmamalı, özellikle gece artan ağrılarda mutlaka bir uzmana danışılmalıdır.

Romatizmal Hastalıklar

İltihaplı romatizma, özellikle sabahları artan sırt ağrısına neden olabilir. Ankilozan spondilit gibi hastalıklarda erken teşhis ve tedavi, kalıcı hasarların önüne geçmek açısından kritiktir.

Stres ve Psikolojik Faktörler

Sürekli stres altında kalmak, kasların gerilmesine ve kronik sırt ağrısına yol açabilir. Bu nedenle sadece fiziksel değil, psikolojik destek de gerekebilir.

Uyku Pozisyonu ve Yatak Seçimi

Yanlış yatak seçimi ve uyku pozisyonu, sabahları sırt ağrısıyla uyanmanıza neden olabilir. Ortopedik yatak kullanmak ve uyku pozisyonuna dikkat etmek bu ağrıların önüne geçebilir.

Fazla Kilo ve Hareketsizlik

Aşırı kilo, omurgaya ekstra yük bindirir. Düzenli egzersiz yapmamak, kasların zayıflamasına ve sırt ağrısının kronikleşmesine yol açabilir.

Tümörler ve Metastatik Hastalıklar

Gece artan ve istirahatle geçmeyen sırt ağrıları, nadir de olsa tümörlerin habercisi olabilir. Bu tür belirtiler varsa vakit kaybetmeden bir doktora başvurulmalıdır.

Sırt ağrısı her ne kadar günlük yaşamın olağan bir parçası gibi görünse de, bazı durumlarda ciddi hastalıkların ilk habercisi olabilir. Bu nedenle, ağrılar uzun süre devam ediyorsa ve diğer belirtilerle birlikte görülüyorsa, mutlaka bir uzmana başvurulmalıdır.

İlginizi Çekebilecek Haberlerimiz

Aşağıya kaydırmaya devam edin...