Kabine üyeleri, 28 Şubat 1997'de gerçekleşen Milli Güvenlik Kurulu (MGK) toplantısının yıl dönümünde, darbe sürecine karşı güçlü mesajlar verdi.

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, 28 Şubat’ın demokrasiye vurulmuş kara bir leke olduğunu belirterek, şu sözleri kullandı:

"Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde, hukukun üstünlüğünü ve milli iradeyi hedef alan hiçbir girişime geçit vermeyeceğiz. Demokrasimize sahip çıkacak, ülkemizi kalkındırmaya ve temel hakları daha da güçlendirmeye devam edeceğiz."

"Kadınlar ve Gençler En Büyük Mağdur Oldu"

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, 28 Şubat’ın en büyük mağdurlarının kadınlar olduğunu belirterek şu ifadeleri kullandı:

"O süreçte kadınlar inançları ve yaşam biçimleri nedeniyle ayrımcılığa uğradı. Genç kızlar başörtüleri nedeniyle eğitim haklarından mahrum bırakıldı. Bugün ise kadınların haklarının güvence altında olduğu bir Türkiye var. Sayın Cumhurbaşkanımızın güçlü iradesiyle bu karanlık günler geride kaldı."

"Darbelerin Karşısında, Milletimizin Yanındayız"

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan ise 28 Şubat sürecinin Türkiye’ye büyük bedeller ödettiğini vurgulayarak, "Milletimiz, iradesini hiçe sayan askeri darbelere ve anti-demokratik müdahalelere asla izin vermeyecektir" dedi.

Benzer şekilde Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, "Bin yıl sürecek dedikleri 28 Şubat, bugün tarihin çöplüğüne gömüldü" diyerek, vesayetçi zihniyetin tamamen sona erdiğini ifade etti.

"Eğitimdeki Adaletsizliği Unutmadık"

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, 28 Şubat’ın yalnızca siyasi değil, eğitim alanında da büyük adaletsizliklere yol açtığını belirtti.

“O süreçte imam hatip okulları ve meslek liseleri büyük mağduriyet yaşadı. Katsayı adaletsizliği ve ikna odaları gibi uygulamalarla gençlerimizin eğitim hakları ellerinden alındı. Bugün eğitim sistemimizi demokratik ve eşitlikçi bir yapıya kavuşturmak için çalışıyoruz.”