Payload Logo
26 Şubat 2025, 01:14
2

Artrodez Nedir? Eklem Sağlığını Geri Kazanmanın Cerrahi Yöntemi

Eklem rahatsızlıkları, günlük yaşam kalitesini önemli ölçüde etkileyen sağlık sorunları arasında yer alır. Özellikle fizik tedavi, ilaçlar ve ağrı kesicilerle tedavi edilemeyen durumlarda cerrahi yöntemler devreye girer. Bu noktada artrodez , özellikle eklemleri etkileyen ağır hasar, travma veya kronik hastalıkların tedavisinde kullanılan bir yöntem olarak öne çıkar.
Artrodez Nedir? Eklem Sağlığını Geri Kazanmanın Cerrahi Yöntemi

Artrodez Nedir?

Artrodez, eklem füzyonu olarak da bilinen bir cerrahi işlemdir. İki kemiğin kalıcı olarak birleştirilmesini içerir ve bu sayede eklem hareketinin engellenmesi hedeflenir. Ameliyat sırasında kemikler metal plakalar, vida veya çivilerle sabitlenerek stabilizasyon sağlanır. Artrodez genellikle vücudun tam hareket aralığı olmadan da işlev görebilen bölgelerinde uygulanır. Örneğin ayak bileği, omurga, el bileği ve parmaklar gibi alanlar sıkça müdahale edilen bölgelerdir.


Artrodez Neden Yapılır?

Artrodez ameliyatı, genellikle aşağıdaki durumlar nedeniyle tercih edilir:

Travma veya yaralanma: Kaza sonrası oluşan eklem kırıkları veya ciddi hasarlar.
Artrit: Romatoid artrit, osteoartrit gibi eklemleri etkileyen kronik hastalıklar.
Fizik tedaviye yanıt vermeyen ağrılar: İlaçlar veya fizik tedavi ile kontrol altına alınamayan şiddetli ağrılar.
Eklem fonksiyon kaybı: Eklemin işlevini tamamen kaybetmesi durumu.
Enfeksiyonlar: Eklemlerdeki ciddi enfeksiyonların tedavisi için.
Ameliyatın temel amacı, eklemdeki ağrıyı azaltmak, stabiliteyi sağlamak ve kişinin günlük yaşamını daha rahat sürdürmesini sağlamaktır.


Artrodez Hangi Hastalıkları Tedavi Eder?

Artrodez yöntemi, özellikle aşağıdaki hastalıkların tedavisinde etkilidir:

Osteoartrit: Kıkırdak aşınması sonucu oluşan dejeneratif eklem hastalığı.
Romatoid Artrit: Bağışıklık sisteminin eklemlere saldırmasıyla oluşan kronik iltihaplanma.
Post-Travmatik Artrit: Travma veya yaralanma sonrası gelişen eklem rahatsızlıkları.
Enfeksiyöz Artrit: Eklemlerdeki bakteriyel veya viral enfeksiyonlar.
Konjenital Eklem Anomalileri: Doğumsal eklem bozuklukları.
Bu hastalıkların ilerleyen evrelerinde, diğer tedavi yöntemleri yetersiz kaldığında artrodez cerrahisi önerilir.

29 Nisan 2025, 18:58
7

25-44 Yaş Arası Alarm! Korona Sonrası Şok Artış!

Son araştırmalar, tüm dünyayı etkisi altına alan koronavirüs pandemisi sonrası 25 ila 44 yaş arasındaki genç yetişkinlerde kalp krizi oranlarının çarpıcı bir şekilde arttığını ortaya koydu. Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Mustafa Bilge Erdoğan, bu yaş aralığında kalp krizi vakalarının yüzde 30 gibi önemli bir oranda yükseldiğine dikkat çekti.
25-44 Yaş Arası Alarm! Korona Sonrası Şok Artış!

Erdoğan, kalp krizinin yaşanmadan önce çoğu hastada kritik sinyaller verdiğini belirtirken, özellikle diyabet hastaları ve yaşlılarda belirtisiz kalp krizlerinin de görülebileceği uyarısında bulundu.

KALP KRİZİ GELİYORUM DİYOR MU? BELİRTİLERE DİKKAT!

Prof. Dr. Mustafa Bilge Erdoğan, kalp krizi geçiren hastaların büyük bir bölümünde önceden bazı belirtiler veya risk işaretleri görülebildiğini ifade etti. Ancak bu belirtilerin her zaman açık ve belirgin olmayabileceğini vurgulayan Erdoğan, "Yüzde 50-70 civarında hastada, kalp krizinden günler ya da haftalar önce bazı uyarıcı semptomlar görülebilir. Bu belirtiler genellikle göğüs ağrısı, nefes darlığı, çarpıntı, halsizlik gibi bulgulardır" dedi.

Özellikle gece uykudan uyandıran göğüs ağrısının önemli bir sinyal olduğunu belirten Prof. Dr. Erdoğan, eforla gelen göğüs ağrısı veya baskı hissi, efor kapasitesinde azalma, sırta, kola, çeneye vuran ağrı, aşırı yorgunluk gibi durumların da ciddiye alınması gerektiğini söyledi. Hipertansiyon, diyabet, hiperkolesterolemi, sigara, aile öyküsü ve obezite gibi risk faktörlerinin varlığında ise ön belirti olmasa dahi riskin yüksek olduğuna dikkat çekti.

Media content

Kadınlarda kalp krizi belirtilerinin farklılık gösterebileceğini de vurgulayan Prof. Dr. Erdoğan, mide bulantısı, yorgunluk ve sırt ağrısı gibi rahatsızlıkların da kalp krizi işareti olabileceği konusunda uyardı.

KORONAVİRÜS VE YAŞAM TARZI DEĞİŞİKLİKLERİ ARTIŞIN NEDENİ Mİ?

Son yıllarda kalp krizi vakalarındaki artışın nedenlerini değerlendiren Prof. Dr. Erdoğan, COVID-19 pandemisinin bu artışta önemli bir rol oynadığını belirtti. Özellikle 25 ila 44 yaş arasındaki kalp krizi oranındaki yüzde 30'luk artışın bu durumu net bir şekilde ortaya koyduğunu söyledi.

Pandemi sürecinde fiziksel aktivitenin azalması, sağlıksız beslenme alışkanlıklarının yaygınlaşması ve obezite gibi faktörlerin kalp krizi riskini önemli ölçüde artırdığını ifade eden Erdoğan, genetik faktörler ve ailesel hiperkolesteroleminin de riski yükselten unsurlar arasında yer aldığını kaydetti. Ayrıca pandemi döneminde rutin sağlık kontrollerinin ihmal edilmesinin de kalp krizine yönelik tedavide geç kalınmasına yol açabileceğine dikkat çekti.

ERKEN TANI HAYAT KURTARIR!

Koroner arter hastalıklarında erken tanının hayati önem taşıdığını vurgulayan Prof. Dr. Erdoğan, erken tanı sayesinde damar tıkanıklığının ilerlemeden fark edilerek tedaviye başlanabileceğini söyledi. Bu sayede damar daralması ilerlemeden müdahale edilirse kişinin uzun süre normal yaşamına devam edebileceğini belirtti.


İlginizi Çekebilecek Haberlerimiz

Aşağıya kaydırmaya devam edin...