Payload Logo
28 Şubat 2025, 23:01
2

1 Mart’tan İtibaren Para Transferlerinde SMS Doğrulaması Zorunlu Hale Geliyor

Türkiye’de finansal işlemlerin güvenliğini artırmak amacıyla yeni bir düzenleme hayata geçiriliyor. 1 Mart itibarıyla bazı bankalar, para transferleri için SMS doğrulamasını zorunlu hale getiriyor. Bu adım, müşterilerin hesaplarının daha iyi korunmasını ve dolandırıcılık girişimlerine karşı önlem alınmasını hedefliyor.
1 Mart’tan İtibaren Para Transferlerinde SMS Doğrulaması Zorunlu Hale Geliyor

Neden SMS Doğrulaması Zorunlu Hale Getiriliyor?

Son yıllarda dijital bankacılık işlemleri yaygınlaşırken, maalesef dolandırıcılık vakalarında da artış yaşandı. Şifre çalma, phishing saldırıları ve benzeri yöntemlerle gerçekleştirilen dolandırıcılıklar, müşterilerin banka hesaplarına izinsiz erişim sağlanmasına yol açtı. Bu tür olayların önüne geçmek amacıyla bankalar, ek güvenlik katmanları geliştirmeye başladı.

SMS doğrulaması, bu kapsamda atılan önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. Müşterilerin, para transferi yaparken veya kritik işlemlerde ek bir doğrulama adımı uygulaması, hesap güvenliğini artırarak yetkisiz işlemlerin önüne geçmeyi amaçlıyor.


Hangi Bankalar Bu Uygulamayı Başlattı?

1 Mart itibarıyla bu uygulamayı başlatan bankalar arasında Türkiye’nin önde gelen özel ve kamu bankaları yer alıyor. Her ne kadar tüm bankalar aynı anda bu sistemi hayata geçirmese de, düzenlemenin kısa sürede yaygınlaşması bekleniyor.

Bankaların duyurularına göre, müşteriler artık para transferi yaparken işlemi tamamlamak için mutlaka SMS ile gönderilen doğrulama kodunu girmek zorunda kalacak. Bu kod, işlem sırasında müşterinin kayıtlı cep telefonuna SMS yoluyla gönderilecek ve yalnızca bu kod girildiğinde transfer gerçekleşebilecek.


Müşteriler İçin Ne Değişiyor?

Yeni düzenlemeyle birlikte müşterilerin günlük bankacılık alışkanlıklarında bazı değişiklikler olacak:

Ek Bir Adım: Para transferi yaparken artık sadece şifre yeterli olmayacak. İşlemi onaylamak için SMS ile gönderilen doğrulama kodu gerekecek.
Daha Fazla Güvenlik: Bu sistem sayesinde, şifrenizin ele geçirilmesi durumunda bile hesabınızdan izinsiz işlem yapılmasını engelleyecek bir koruma sağlanması hedefleniyor.
Kullanıcı Deneyimi: Bazı müşteriler için işlem sürecinin biraz daha uzun sürmesi söz konusu olabilir. Ancak bu durum, güvenliği artırma adına verilen bir ödün olarak görülüyor.

29 Nisan 2025, 18:58
2

25-44 Yaş Arası Alarm! Korona Sonrası Şok Artış!

Son araştırmalar, tüm dünyayı etkisi altına alan koronavirüs pandemisi sonrası 25 ila 44 yaş arasındaki genç yetişkinlerde kalp krizi oranlarının çarpıcı bir şekilde arttığını ortaya koydu. Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Mustafa Bilge Erdoğan, bu yaş aralığında kalp krizi vakalarının yüzde 30 gibi önemli bir oranda yükseldiğine dikkat çekti.
25-44 Yaş Arası Alarm! Korona Sonrası Şok Artış!

Erdoğan, kalp krizinin yaşanmadan önce çoğu hastada kritik sinyaller verdiğini belirtirken, özellikle diyabet hastaları ve yaşlılarda belirtisiz kalp krizlerinin de görülebileceği uyarısında bulundu.

KALP KRİZİ GELİYORUM DİYOR MU? BELİRTİLERE DİKKAT!

Prof. Dr. Mustafa Bilge Erdoğan, kalp krizi geçiren hastaların büyük bir bölümünde önceden bazı belirtiler veya risk işaretleri görülebildiğini ifade etti. Ancak bu belirtilerin her zaman açık ve belirgin olmayabileceğini vurgulayan Erdoğan, "Yüzde 50-70 civarında hastada, kalp krizinden günler ya da haftalar önce bazı uyarıcı semptomlar görülebilir. Bu belirtiler genellikle göğüs ağrısı, nefes darlığı, çarpıntı, halsizlik gibi bulgulardır" dedi.

Özellikle gece uykudan uyandıran göğüs ağrısının önemli bir sinyal olduğunu belirten Prof. Dr. Erdoğan, eforla gelen göğüs ağrısı veya baskı hissi, efor kapasitesinde azalma, sırta, kola, çeneye vuran ağrı, aşırı yorgunluk gibi durumların da ciddiye alınması gerektiğini söyledi. Hipertansiyon, diyabet, hiperkolesterolemi, sigara, aile öyküsü ve obezite gibi risk faktörlerinin varlığında ise ön belirti olmasa dahi riskin yüksek olduğuna dikkat çekti.

Media content

Kadınlarda kalp krizi belirtilerinin farklılık gösterebileceğini de vurgulayan Prof. Dr. Erdoğan, mide bulantısı, yorgunluk ve sırt ağrısı gibi rahatsızlıkların da kalp krizi işareti olabileceği konusunda uyardı.

KORONAVİRÜS VE YAŞAM TARZI DEĞİŞİKLİKLERİ ARTIŞIN NEDENİ Mİ?

Son yıllarda kalp krizi vakalarındaki artışın nedenlerini değerlendiren Prof. Dr. Erdoğan, COVID-19 pandemisinin bu artışta önemli bir rol oynadığını belirtti. Özellikle 25 ila 44 yaş arasındaki kalp krizi oranındaki yüzde 30'luk artışın bu durumu net bir şekilde ortaya koyduğunu söyledi.

Pandemi sürecinde fiziksel aktivitenin azalması, sağlıksız beslenme alışkanlıklarının yaygınlaşması ve obezite gibi faktörlerin kalp krizi riskini önemli ölçüde artırdığını ifade eden Erdoğan, genetik faktörler ve ailesel hiperkolesteroleminin de riski yükselten unsurlar arasında yer aldığını kaydetti. Ayrıca pandemi döneminde rutin sağlık kontrollerinin ihmal edilmesinin de kalp krizine yönelik tedavide geç kalınmasına yol açabileceğine dikkat çekti.

ERKEN TANI HAYAT KURTARIR!

Koroner arter hastalıklarında erken tanının hayati önem taşıdığını vurgulayan Prof. Dr. Erdoğan, erken tanı sayesinde damar tıkanıklığının ilerlemeden fark edilerek tedaviye başlanabileceğini söyledi. Bu sayede damar daralması ilerlemeden müdahale edilirse kişinin uzun süre normal yaşamına devam edebileceğini belirtti.


İlginizi Çekebilecek Haberlerimiz

Aşağıya kaydırmaya devam edin...