Erken Yaşam ve Eğitim

Recep Tayyip Erdoğan'ın hayat hikayesi, Türkiye'deki birçok insan için ilham kaynağı oldu. Kasımpaşa’da doğan Erdoğan, çocukluğunda ailesinin maddi imkanlarının kısıtlı olması nedeniyle çeşitli işler yaparak okul masraflarını karşıladı. Futbol oynamayı seven genç Erdoğan, Kasımpaşa Spor Kulübü’nün altyapısında forma giydi ancak eğitimine devam etmeyi tercih etti. İlköğrenimini Fatih’te tamamladıktan sonra İstanbul İmam Hatip Lisesi’nden mezun oldu. Daha sonra Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’ni bitirdi.

Siyasi Kariyerin Başlangıcı

Erdoğan, siyasi kariyerine 1970'li yıllarda Refah Partisi'nin gençlik kollarında yer alarak başladı. 1994 yılında İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na seçilerek adından söz ettiren Erdoğan, belediye başkanlığı döneminde şehrin altyapısını iyileştirme çalışmalarıyla tanındı. Ancak 1998 yılında siyasi faaliyetleri nedeniyle yargılandı ve kısa süreliğine hapis cezasına çarptırıldı. Bu süreç, onun siyasi yaşamında dönüm noktası olarak kabul edildi.

Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) Dönemi

2001 yılında kurulan Adalet ve Kalkınma Partisi'nin (AK Parti) genel başkanı olan Erdoğan, 2002 genel seçimlerinde partisinin zaferiyle birlikte Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne girdi. Ancak daha önceki yargı kararı nedeniyle milletvekili seçilmemesi üzerine Abdullah Gül geçici olarak başbakanlık yaptı. 2003 yılında siyasi yasağı kaldırılan Erdoğan, Başbakan olarak göreve başladı.

Erdoğan liderliğindeki AK Parti hükümeti, Türkiye’de ekonomik reformlar, altyapı projeleri ve dış politikada aktif bir rol benimseme gibi konularda adımlar attı. Bu süreçte hem hayranlık topladı hem de eleştirilere maruz kaldı.

Cumhurbaşkanı Olarak Erdoğan

2014 yılında yapılan ilk Cumhurbaşkanlığı seçimiyle Türkiye’nin ilk halk tarafından seçilen cumhurbaşkanı olan Erdoğan, bu görevde yeniden seçildi. 2018 yılında ise yürütme yetkilerinin de dahil olduğu yeni bir cumhurbaşkanlığı sistemine geçişle birlikte hem devlet başkanı hem de hükûmet başkanı olarak görev yapmaya başladı.

Cumhurbaşkanı olarak Türkiye’nin iç ve dış politikasında aktif bir rol üstlenen Erdoğan, ülkenin ekonomik, sosyal ve kültürel alanlarda atılımlar yapmasını hedeflediğini belirtiyor. Ancak bazı kesimler, onun liderliğindeki dönemin demokratik standartlar ve insan hakları açısından tartışmalara yol açtığını savunuyor.