Bugünün Haberi
5 Şubat 2025, 01:19
13

İzmir’de Şiddetli Deprem Tehlikesi Var mı? Japon Uzmanın Endişe Veren Beyanları!

Ege Denizi'nde son dönemde meydana gelen peş peşe orta ve küçük ölçekli depremler, bölgedeki sismik aktivitenin artmakta olduğunu gösteriyor. Bu durum, İzmir'in de içinde bulunduğu Ege kıyılarının büyük bir deprem için hazır olup olmadığı sorusunu yeniden gündeme getirdi. Özellikle Japon deprem uzmanı Yoshinori Moriwaki 'nin yaptığı açıklamalar, uzmanlar ve halkın dikkatini çekti. Moriwaki, bölgede 7'nin üzerinde bir depremin gerçekleşebileceğini ve muhtemel tsunami riskine karşı uyarılarda bulundu. Peki, İzmir'de gerçekten büyük bir deprem bekleniyor mu? İşte uzmanların değerlendirmeleri…
İzmir’de Şiddetli Deprem Tehlikesi Var mı? Japon Uzmanın Endişe Veren Beyanları!

Ege Denizi’ndeki Sismik Aktivite Artıyor

Son günlerde Ege Denizi'nde kaydedilen ardışık depremler, bölgenin jeolojik yapısının dinamik bir süreç içinde olduğunu gösteriyor. Jeofizikçiler, bu tür sarsıntıların bazen büyük bir depremin habercisi olabileceğini belirtiyor. Özellikle fay hatlarının yoğun olduğu Ege Bölgesi, doğal afet açısından risk altında olan bölgeler arasında yer alıyor.

Japon deprem uzmanı Yoshinori Moriwaki, yaptığı açıklamada, "Ege Denizi'nin jeolojik yapısı ve fay sistemleri, büyük bir depremin tetiklenebileceği bir potansiyele sahip. 7.0 veya üzeri büyüklükte bir deprem riski asla göz ardı edilmemeli" diyerek alarm verdi.


Tsunami Tehlikesi Var mı?

Moriwaki ayrıca, Ege Denizi'nin coğrafi yapısının tsunami oluşumu için uygun olduğunu da vurguladı. Özellikle İzmir gibi denize yakın şehirlerde, büyük bir depremin ardından tsunami dalgalarının da yaşanabileceği uyarısında bulundu. Uzman, "Deniz tabanında meydana gelecek bir kayma, kıyılara ulaşabilecek güçlü dalgalara neden olabilir. Bu nedenle acil önlemler alınması hayati önem taşıyor" dedi.

Türkiye'deki uzmanlar da bu değerlendirmeleri destekler nitelikte konuşmalar yaptı. Tsunami erken uyarı sistemlerinin yanı sıra, halkın bilinçlendirilmesi ve acil durum planlarının revize edilmesi gerektiği vurgulandı.

Uzmanların Tavsiyeleri

Deprem ve tsunami riski karşısında İzmir halkının ne yapması gerektiği ise uzmanlar tarafından şu şekilde sıralandı:

Acil Durum Çantası Hazırlamak: Su, yiyecek, el feneri, ilk yardım malzemeleri gibi temel ihtiyaçları içeren bir acil durum çantası hazırlamak hayat kurtarabilir.
Deprem Sigortası Yapmak: Ev ve iş yerleri için deprem sigortası yaptırmak, maddi kayıpları azaltmaya yardımcı olabilir.
Afet Eğitimi Almak: Deprem sırasında neler yapılması gerektiği konusunda bilgi sahibi olmak, panik yapmadan doğru hareket etmenizi sağlar.
Yapı Güvenliğini Kontrol Etmek: Yaşadığınız binaların depreme dayanıklı olup olmadığını kontrol etmek ve gerekirse güçlendirme çalışmaları yaptırmak önemlidir.

20 Haziran 2025, 19:43
8

Ortadoğu Krizi Avrupa'da Gaz Fiyatları Neden Fırladı?

İsrail-İran arasındaki çatışmalar, Avrupa'da doğalgaz fiyatlarını adeta fırlattı. Hürmüz Boğazı'nda sıvılaştırılmış doğalgaz (LNG) sevkiyatlarında ve genel gaz arzında yaşanabilecek aksaklık endişeleri, bir haftada Avrupa gaz fiyatlarında yüzde 15'lik artışa neden oldu.
Ortadoğu Krizi Avrupa'da Gaz Fiyatları Neden Fırladı?

Ortadoğu'daki jeopolitik gerilimin enerji piyasaları üzerindeki etkisi kendini gösterdi. Basra Körfezi'nin ağzındaki kritik geçiş noktası olan Hürmüz Boğazı, Ortadoğu'daki LNG ve petrol üretimini dünya pazarlarına bağlıyor. Küresel LNG ticaretinin yüzde 20'si bu boğazdan geçerken, Katar ve Birleşik Arap Emirlikleri gibi büyük üreticilerin tüm ihracatları Hürmüz Boğazı üzerinden yapılıyor.

Avrupa'nın LNG Bağımlılığı ve Riskler

Rus gazı tedarikini kaybetmesinin ardından LNG'ye bağımlılığı artan Avrupa, Ortadoğu'dan önemli miktarda LNG ithal ediyor. Bu durum, İsrail'in İran'a saldırılarıyla başlayan çatışma sonrasında bölgedeki gaz ve LNG arzında yaşanabilecek aksama risklerini doğrudan Avrupa'ya yansıtıyor.

Hollanda merkezli sanal doğal gaz ticaret noktası TTF'de temmuz vadeli kontratlarda gaz fiyatları, son bir haftada yaklaşık yüzde 15 yükseldi. İsrail'in İran'a saldırısından önceki gün olan 12 Haziran'da megavatsaat başı 36,2 avrodan kapanan doğal gaz fiyatları, hafta boyunca inişli çıkışlı bir seyir izledi. Fiyatlar, 18 Haziran'da 38,7 avrodan kapanmasının ardından, 19 Haziran'da 39,3 avrodan işlem görmeye başlasa da günü megavatsaat başına 41,5 avrodan tamamladı. Böylece Avrupa gaz fiyatları, 31 Mart'tan bu yana görülen en yüksek seviyeye ulaştı. Ağustos vadeli kontratlarda ise gaz fiyatı megavatsaat başına 41,9 avroya çıktı.

Media content

Hürmüz Boğazı Endişesi ve Diğer Faktörler

Fiyatlardaki bu artışın temel nedeni, İran'ın Hürmüz Boğazı'nı kapatabileceği endişesi. İran'ın bu boğazı kapatma ihtimalinin oldukça düşük olduğu düşünülse de, böyle bir senaryonun gerçekleşmesi durumunda Avrupa'nın gaz tedarikinin yaklaşık yüzde 4'ünü oluşturan Katar'dan LNG tedariki büyük ölçüde etkilenebilir. Katarlı yetkililer deniz trafiğinin normal seyirde sürdüğünü belirtse de, tanker operatörleri Hürmüz Boğazı geçişleri için temkinli hareket ediyor. Nitekim, bu hafta ortasında 7 LNG tankeri, Hürmüz Boğazı'na girmeyerek Umman açıklarında bekleme pozisyonuna geçmişti.

Avrupa'nın 2024'teki LNG ithalatının yüzde 46'sını ABD oluştururken, bu ülkeyi yüzde 16 ile Rusya, yüzde 11 ile Cezayir, yüzde 10 ile Katar, yüzde 5 ile Norveç ve yüzde 4 ile Nijerya takip ediyor.

Media content

Fiyat artışında sadece jeopolitik gerilim değil, hava koşulları da etkili oldu. Avrupa'da mevsim normallerinin üzerinde seyreden hava sıcaklıkları nedeniyle soğutma talebinin artması ve bu talebin karşılanmasında gazdan elektrik üretimine duyulan ihtiyacın yükselmesi, Avrupa gaz fiyatları üzerinde yukarı yönlü baskı oluşturuyor.

Bu fiyat artışı, gaz depolarının doluluk oranının iyi seviyelerde olmasına rağmen, Avrupa'nın enerji bağımlılığı açısından hala kırılgan kalmaya devam ettiğini gösteriyor.

İlginizi Çekebilecek Haberlerimiz

Aşağıya kaydırmaya devam edin...