Bugünün Haberi
21 Mart 2025, 23:46
14

İstanbul Barosu'nda Neler Oluyor? Yönetim Görevden Alındı!

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının, İstanbul Barosu yöneticilerinin, kendilerine verilen yetkiyi "amaç dışı" kullandıkları iddiasıyla açtığı dava sonuçlandı. Mahkeme, İstanbul Barosu yönetiminin görevden alınmasına karar verdi. Karar kesinleşene kadar mevcut yönetim görevine devam edecek. İşte haberin detayları...
İstanbul Barosu'nda Neler Oluyor? Yönetim Görevden Alındı!

Duruşmada Neler Yaşandı?

İstanbul 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülen dava, izleyici sayısının fazlalığı nedeniyle İstanbul 27. Ağır Ceza Mahkemesi salonuna alındı. Duruşmaya, Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Erinç Sağkan, CHP milletvekilleri Mahmut Tanal, Sibel Suiçmez, Ahmet Şık, çok sayıda baro başkanı, avukat ve yurt dışından gözlemciler katıldı.

Tutuklu Baro Yönetim Kurulu Üyesi Fırat Epözdemir'in SEGBİS aracılığıyla katıldığı sırada salondaki avukatlar, "Savunma susmadı, susmayacak" sloganları attı. Cumhuriyet savcısı, davanın kabulünü talep etti.

İstanbul Barosu Başkanı İbrahim Kaboğlu, Avukatlık Kanunu'nun ilgili maddesinin Anayasa'ya aykırı olduğunu belirterek, dosyanın Anayasa Mahkemesi'ne (AYM) gönderilmesini istedi. Baro Başkan Vekili Mehmet Köksal da davanın yok hükmünde olduğunu savundu.

Baro Yönetim Kurulu Üyesi Ezgi Şahin Yalvarıcı'nın avukatı Baran Doğan, savcılığın "herkesi çivi zannettiğini" ancak 65 bin avukatın çivi olmadığını söyledi. Tutuklu Yönetim Kurulu Üyesi Epözdemir ise, "Size kurulan baskılar bizim kulağımıza geliyor" dedi.

TBB Başkanı Erinç Sağkan, davanın 200 bin avukatı ilgilendirdiğini vurgulayarak, savcılığın "tüm tuşlara bastığını" ve "kendisini denetlenemez gördüğünü" ifade etti.



Mahkeme Kararı ve Tepkiler

Savunmaların ardından mahkeme heyeti, dosya tarafı olmayan avukatları salondan çıkarmak istedi. Bunun üzerine gerilim yaşandı ve polis çağrıldı. Avukatlar, reddihakim talebinde bulunarak salonu terk etti.

Reddihakim talebini reddeden mahkeme heyeti, baro yönetiminin görevden alınmasına karar verdi. Kararda, "1136 sayılı Avukatlık Kanunu'nun 77/5. Maddesi gereğince görevlerine son verilmesine, kararın kesinleşmesine müteakip yeni yönetim kurulu seçilmesine" hükmedildi.

Mahkeme, Anayasa'ya aykırılık iddialarını, tanık dinlenmesi ve TBB'den görüş alınması taleplerini reddetti. Reddihakim talebi de "inandırıcı delil ve emare gösterilmediği" gerekçesiyle kabul edilmedi.

Kararın ardından İstanbul Barosu Başkanı İbrahim Kaboğlu, TBB Başkanı Erinç Sağkan ve avukatlar basın açıklaması yaptı. Sağkan, "Bugün burada bir yargılama yapılmadı, siyasetin yargı üzerindeki etkisinin en ağır ihlallerinden birisini yaşadık" dedi. Kaboğlu ise, "Kara bir gün. Bugün adalet sarayında belki adaletin çöküşüne tanık oluyoruz" ifadelerini kullandı.

Avukatlar, adliye önünden baroya yürümek istedi ancak polis müdahale etti.


Kararın Ardından

Karar kesinleşmediği için mevcut baro yönetimi görevine devam edecek.

Gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde İstinaf Mahkemesi'ne başvurulabilecek.

20 Haziran 2025, 16:08
1
(Güncellendi: 20 Haziran 2025, 16:08)

Erdoğan-Merz Sürpriz Zirvesi Almanya ile Yeni Dönem mi?

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Almanya Başbakanı Friedrich Merz ile yaptığı telefon görüşmesinde, İsrail'in İran'a yönelik saldırısının bölge güvenliğine yönelik tehdidi en üst seviyeye çıkardığını vurguladı. Görüşmede Ortadoğu'daki gerilim, ikili ilişkiler ve bölgesel konular ele alındı.
Erdoğan-Merz Sürpriz Zirvesi Almanya ile Yeni Dönem mi?

Ortadoğu'da artan gerilim, uluslararası diplomasinin de ana gündem maddesi olmaya devam ediyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Almanya Başbakanı Friedrich Merz ile gerçekleştirdiği telefon görüşmesinde, İsrail ile İran arasındaki çatışmaların boyutlarına ve olası sonuçlarına dair önemli değerlendirmelerde bulundu.

"Müzakere Masası Tek Çözüm Yolu"

Görüşmede, İran ile nükleer anlaşmazlıkların çözümünün ancak müzakere masası aracılığıyla mümkün olabileceğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, İsrail'in İran'a yönelik saldırısıyla başlayan çatışmalı sürecin, bölge güvenliğine yönelik tehdidi "en üst seviyeye çıkarttığını" ifade etti. Bu açıklama, Türkiye'nin bölgedeki tansiyonun daha da artmasından duyduğu derin endişeyi gözler önüne serdi.

Media content

Göç ve Nükleer Sızıntı Tehlikesi Avrupa'yı da Etkiler

Erdoğan, İsrail saldırılarıyla tetiklenen bu şiddet sarmalının, sadece bölgeyi değil, aynı zamanda Avrupa'yı da olumsuz etkileyebileceğine dikkat çekti. Cumhurbaşkanı, özellikle göç krizi ve nükleer sızıntı ihtimali gibi risklerin altını çizerek, Avrupa'nın bu gelişmelerden zarar görebileceği uyarısında bulundu. Bu, krizin sadece yerel bir sorun olmaktan çıkıp küresel çapta sonuçlar doğurabileceği mesajını taşıyor.

Türkiye'den Çatışmayı Bitirme Gayreti

Görüşmede Türkiye'nin bölgedeki çatışmanın sona erdirilmesi ve sükunetin sağlanması için yoğun gayret gösterdiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu çabaların kararlılıkla sürdürüleceğini ifade etti. Türkiye'nin arabuluculuk rolüne ve diplomatik girişimlerine devam edeceğinin sinyalleri verildi.

Bu telefon görüşmesi, Ortadoğu'daki krizin uluslararası arenada ne denli yakından takip edildiğini ve Türkiye'nin bu süreçteki aktif rolünü bir kez daha gösterdi.

İlginizi Çekebilecek Haberlerimiz

Aşağıya kaydırmaya devam edin...