İran'ın iç kesimleri hedef alındı, gerilim tırmanıyor. Onlarca sivilin hayatını kaybettiği saldırılar sonrası dünya diken üstünde.

İsrail ordusu karadan karaya füze üslerini hedef aldı

İsrail ordusu, İran topraklarında bulunan stratejik füze üslerine yönelik yeni bir hava saldırısı başlattığını açıkladı. Açıklamanın hemen ardından, ülkedeki sivil halk için sığınak çağrıları yapıldı. İsrail yönetimi, halkından acil durum protokollerine sıkı sıkıya uymalarını talep etti.

Gerilim, İsrail’in 13 Haziran'da düzenlediği ağır saldırıların ardından zirveye ulaşmış durumda.

13 Haziran saldırısında üst düzey kayıplar yaşandı

İran'ın askeri altyapısına yönelik 13 Haziran’da gerçekleştirilen hava saldırıları, tarihi bir yıkıma yol açtı. Hedef alınan noktalar arasında nükleer araştırma tesisleri, askeri komuta merkezleri ve gizli üsler yer aldı. İran kaynakları, bu saldırılarda Genelkurmay Başkanı ve Devrim Muhafızları Komutanı dahil olmak üzere çok sayıda üst düzey askeri yetkilinin hayatını kaybettiğini duyurdu. Ayrıca, İranlı 9 nükleer bilim insanının da yaşamını yitirdiği açıklandı.

Bu gelişmeler, bölgedeki çatışma hattını sadece askeri düzlemde değil, diplomatik anlamda da derinleştiriyor.

Siviller ölüyor, bölge insani felakete sürükleniyor

İran yönetimi, son saldırı dalgasında hayatını kaybeden sivil sayısının 224'e yükseldiğini bildirdi. Karşılık olarak İran, İsrail topraklarına balistik füze saldırısı düzenledi. Bu misillemede 14 İsrailli öldü, 400’den fazla kişi ise çeşitli yerlerinden yaralandı.

Karşılıklı bombardımanlar, Ortadoğu’da zaten kırılgan olan insani tabloyu daha da içinden çıkılmaz hale getiriyor. Yaralıların durumu ciddiyetini korurken, sağlık sistemleri alarm durumuna geçirildi.

Uluslararası toplumdan sert tepkiler yükseldi

Türkiye, İsrail’in İran topraklarına düzenlediği saldırıları sert sözlerle kınadı. Dışişleri Bakanlığı yaptığı açıklamada, bölgede barışın ve istikrarın daha fazla zarar görmemesi için tarafların bir an önce diplomatik zemine dönmesi gerektiğini belirtti.

Avrupa Birliği, Birleşmiş Milletler ve çok sayıda ülke de benzer çağrılarla tansiyonun düşürülmesini istedi. Ancak sahadaki gelişmeler, çözümden çok çatışmanın derinleştiğine işaret ediyor.